Ressam : Grant Wood (1891-1942)
Resmin Adi : American Gothic (1930)
Nerede : The Art Institute of Chicago, Chicago, ABD
Boyutu : 78 cm x 65,3 cm
Amerikalı ressam Wood, regionalism yani bölgecilik akımının öncülerindendir. Bu akım resim tekniği ile ilişkili değil, sadece konu edindiği “kırsal yaşam” içeriği ile ilgilidir. Büyük bunalım zamanı, çağdaşları gibi sürrealist ya da soyut sanatla ilgilenmeyip, sadece Amerika topraklarındaki yaşamı konu edinerek, Amerika’da çok popüler olmuştur.
Wood’un basitleştirilmiş ama aynı zamanda masalsı olan müthiş tekniğinin adının konulmaması, bence büyük kayıp. Her ne kadar yaptığı resim, Amerika’nın en ünlü ve en çok kopyalanan resmi ünvanına sahip olsa da, bana göre Wood’un yeteneği, bu popülist yaklaşımlar arasında, kendisinin de çanak tutmasıyla harcanmıştır.
Iowalı Wood, liseden mezun olduktan sonra, 1 yıl Minneapolis’te sanat okulunda okudu. 22 yaşında bu defa Chicago sanat okuluna yazıldı, burada da gümüş takılar üzerinde çalıştı. 1920-28 arası Avrupa’ya seyahatler yaptı, Fransa, Almanya ve İtalya’da resim sanatını daha yakından keşfetti, izlenimciliği inceledi. Keşfettiği onca ressam arasından idolü, Jan Van Eyck olmuştu; yağlı boya resim tekniğinin babası olup, 1400’lerde hiç görünlemiş modernlikte resim yapmayı başaran dahi ressam.
Wood, Amerika’ya geri döndüğünde, tüm dünyada yaşanan büyük bunalım yılları başlamıştı. Kendini kırsal bölgelerin resimlerini yapmaya adadı.
“American Gothic”, tüm Amerika’da en çok tanınan, kopyası ve takliti en çok yapılan resimdir. Wood, Iowa’da gördüğü beyaz bir evin Avrupa mimarisinden esinlenilmiş penceresini çok beğenir. Bu evin bir resmini yapmak ister, bir de bu evde yaşamasını hayal ettiği insanları. Yani fikir, tamamen estetik odaklı bir resim yapmaktır, ama nasıl olduysa, kararlı ve sebatlı Amerikalıların, öncü ruhlarının temsilcisi bir resim olup çıkıvermiştir. Wood, önce evin resmini yapar. Sonra da karı-koca modeli olarak dişçisine ve kız kardeşine başka bir yerde ayrıca poz verdirir. Resim, Chicago Sanat Enstitüsü’nde yarışmaya katılmıştır. Jüri, bu resmi beğenmez, fotoroman karesine benzetir ve değerli bulmaz. Müze müdürü ise öngörülüdür, önce jüriyi resme 3.lük ödülü vermesine ikna eder, sonra da enstitüye resmi satın aldırır. Bir anda resmin fotoğrafları boy boy gazetelerde yayınlanır, herkes anlamaya, anlam katmaya çalışır. Derken, resim Iowa gazetesinde yayınlanınca kıyametler kopar. Iowalılar itiraz eder, biz böyle nemrut suratlı değiliz, ayrıca kızımız yaşındakilerle evlenmeyiz. Wood’un resimde modellik yapan kız kardeşi baskıya dayanamaz, bunun bir karı-koca değil, baba-kız tasviri olduğunu söyler, Wood da bu bilgiyi destekler. Söz konusu baba-kızın elinde tırpan mutsuz duruşu, olur size büyük bunalımda pes etmeyip, azimle çalışan, ekip biçen, örnek Amerikan aile modeli. Wood da az değildir, kırsal bölgelerin ülke için önemini anlatıp durur, en iyi fikirleri süt sağarken bulduğunun altını çizer. Tahmin edebileceğiniz gibi, bugün bu beyaz ev, Iowa’nın en önemli turistik yerlerinden biri, parasını öderseniz bahçesinde piknik bile yapabilirsiniz.
Wood, American Gothic resminin üne kavuşmasından sonra bile bir ressam olarak maddi özgürlüğe kavuşamadı. Bana göre en güzel resimlerini 1931-39 yılları arasında yaptı. 1934-1941 yılları arasında Iowa sanat okulunda resim öğretmenliği yaptı. 1941’te kişisel sekreteriyle yaşadığı ilişki sebebiyle okuldan atıldı. 1 yıl sonra karaciğer kanseri sebebiyle, 51 yaşındayken vefat etti.
American Gothic, günümüzde Amerika’nın en ünlü ve en çok parodisi yapılan eserlerinden biri.
Lego, Marco Sodano Steve Simpson illustrasyonu Bradley Hart’ın balonlu ambalaj naylonuna boya enjekte ederek yaptığı resim
Günde 1 Resim, 88. gün, 23 Mayıs 2011
Sevgiler, Oylum Yüksel