Uçsuz bucaksız mavi çayırlar üzerinde otlayan pofuduk koyunlar, gece olduğunda yavaş yavaş ortadan kaybolunca karanlık tarafın efendisi yüzünü gösterdi. Bulut Gözlemcisinin Rehberi kitabının yazarı Gavin Pretor-Pinney’in bulut dünyasının Darth Vader’ı olarak tanımladığı kümülonimbus.
O gece film izliyorduk. Perdenin inceliğinden midir, yoksa ışığın şiddetinden mi bilinmez her yer birden gündüz gibi aydınlandı. İzlediğimiz filmi bırakıp arka arkaya parlayıp sönen saniyelik gündüzlerin keyfini çıkardık. Hah dedik, geldi bizim Darth Vader! Hemen tripodu kurduk, çekim yapmaya başladık. O kısacık anlarda mavi mor arası tonların eşlik ettiği gökyüzünde, bulutların kralı kümülonimbusu ile göze göze gelebildik. Hayalimiz hem kümülonimbusun görkemini, hem de farklı şimşek türlerini yakalayabilmekti. Ne şanslıyız ki buluttan buluta, bulut içi, buluttan yere (yıldırım) ve görülmesi daha nadir olan buluttan havaya şimşek türlerini fotoğraflayabildik. Bu fotoğrafların hepsini Nikon Z50 16-50mm lens ile çektik.
Kümülonimbuslar pilotların korkulu rüyası. Bir uçak içinden geçecek olsa tavadaki omlet gibi ters yüz olabilirmiş. Neyse ki teknoloji sayesinde bu bulutlar tespit ediliyor, pilotlar ya çevresinden dolaşıyorlar ya da üstünden geçiyorlar. Tabanları 600 metre gibi düşük bir mesafeden başlayabiliyor, bu sebeple alçak bulutlar kategorisinde. Ancak boyu 14 km yükseliğe yani troposferin tepesine ulaşacak kadar yüksek olabiliyor. Gökgürültülü şimşek eşliğinde, çoğu zaman dolu şeklinde şiddetli yağışlar getiriyorlar.
Instagram sayfamızda sabitlediğimiz “Bulutlar” hikaye albümüne kümülonimbus ile göz göze geldiğimiz anların kısa bir videosunu da izleyebilirsiniz.
Bu yazıdaki kümülonimbus fotoğraflarını Kaş, Antalya’da çektik.