Bir Başka Paris

Paris sokaklarında sadece yürümek bile, sinemaya gitmek kadar eğlenceli. Hislerimize tercüman olan bu sözler dahi yönetmen Wes Anderson’a ait. Momondo ekibi, bizden alternatif bir Paris rehberi hazırlamamızı istediğinde heyecanla kabul ettik. Görülmesi gereken tarihi anıtlar ve müzelerle dolu standart bir Paris Rehberi hazırlamak yerine, Parislilerin sık gittiği restoran ve kafeler, alışveriş yaptığı dükkanlar, yeni açılan hip mekanlar, turistlerden uzak oturup dinlendikleri parklarla dolu güncel bir “Bir Başka Paris” rehberi hazırladık size. Napoleon Bonaparte’ın sözlediğini gibi, sırlar Paris’te hızlı seyahat ediyor. Önerdiğimiz mekanların bazıları daha çok yeni açılmış ama ünü Paris’te o kadar hızlı yayılmış ki, sanki 100 yıldır orada gibi bütünleşmiş Paris sokaklarıyla.

Önerilerimiz arasında üç yürüyüş rotası var. İlki harika manzaralar ve ufak lezzet molalarıyla dolu Notre-Dame ve Çevresi, ikincisi Paris’in bobo (burjuva & bohem) semti Marais sokaklarında başlayıp Oberkampf’a uzanan uzun ve bol duraklı bir rota. Üçüncüsü ise Montmartre kalabalığından mümkün olduğunca uzak Abbesses mahallesinde bir rota. Bu üç yürüyüş rotası dışında, dört de tavsiyemiz var. Paris’te tatlı durakları başlığında Paris’te mutlaka denemeniz gereken tatlıları sıraladık. Eyfel Kulesi’ni farklı açılardan görebileceğiniz Rue Saint-Dominique’te kısa bir yürüyüş bizce çok iyi bir alternatif. Canal Saint Martin ve Saint Denis çevresinde önerdiğimiz mekanlar ve Türk Mahallesi’nde küçük bir sürpriz. Son olarak 30 sanatçının atölyesine ev sahipliği yapan ilham verici 59 Rivoli. Ziyaret etmenizi önerdiğimiz mekanların tamamını yazının sonunda görebileceğiniz Google Maps’te işaretledik.

Paris’e Uçak Bileti ve Paris’te Konaklama

Paris’e uygun fiyatlı uçak biletini Momondo‘nun iPhone uygulamasını kullanarak bulduk. Bu uygulamanın benzerlerine göre en güçlü tarafı tüm havayolu firmalarına ait uçuş fiyatlarını küsüratına kadar doğru listelemesi ve çok hızlı çalışması. “Fiyat Takvimi” menüsünde ise farklı tarihler için hangi gün gidiş ya da dönüş daha düşük fiyatlı, yeniden arama yapmadan görebiliyorsunuz. Biz Pegasus ile Sabiha Gökçen – Orly uçuşunu tercih ettik. Orly Havalimanı mesafe olarak Paris merkeze en yakın olan havalimanı. Taksi ile Paris nehrin güneyi 30 Euro, nehrin kuzeyi 35 Euro. Charles de Gaulle taksi fiyatı 50/55 Euro. Tek kişiyseniz ve taksi kullanmayacaksanız tren ve metro seçenekleri tüm havalimanlarında var zaten. Aynı zamanda Orly güvenlik geçişleri, Charles de Gaulle’e göre çok daha iyi organize edilmiş, her şey çok hızlı ilerliyor bu havalimanında. Fiyat avantajı da varsa Orly Havalimanı’nı tercih etmenizi tavsiye ederiz.

Paris’i bizim gibi yürüyerek keşfetmek ve önerdiğimiz mekanlara yürüyerek gitmek istiyorsanız otelinizi Le Marais ve Bastille bölgelerinde bakmanızı tavsiye ederiz. Biz Momondo uygulamasını kullanarak Bastille’de Hotel Castex’i seçtik. Senelerdir tüm yurtdışı otel rezervasyonlarını “Booking” uygulamasını kullanarak yapıyorduk, yani tek bir firmanın sunduğu fiyatlara güvenip, seçenekler arasından otel seçiyorduk. Momondo uygulaması ile her oteli aynı zamanda tüm aracı firmaların sunduğu farklı fiyatları görerek seçebiliyorsunuz. Otel seçeneği de, fiyat seçeneği de artmış oluyor.

Momondo uygulamasını indirmek için linklere tıklayabilirsiniz. ios  android

Uygulamayı indirince uçuşlar menüsünde “Nereye” kısmına “Tüm Dünya” seçip bizim gibi hayallere dalmayı unutmayın.

Notre-Dame ve Çevresi

Paris’in tam kalbinde, Seine Nehri üzerindeki köprülerden peşi sıra geçip adada mı yoksa karada mı olduğunu şaşırmak ne güzeldi. Şehrin iki adası, Île de la Cité ve Île Saint-Louis, arasında köprülere çıkıp inerken, gözlerimiz her defasında Notre-Dame ve Hôtel de Ville’i aradı. Bu iki muhteşem mimariyi farklı açılardan görmek tam bir göz banyosuydu. Beş köprü, iki ada, bir kahve dükkanı, bir kitapçı, bir pastane, üç restoran, iki bahçe, 14. yüzyıldan kalan bir katedral bir de bina göreceğimiz yürüyüşe birlikte çıkalım mı?

The Caféothèque of Paris  Kahve Dükkanı

Yürüyüşe başlamadan önce iyi bir kahveye ihtiyacımız var. Ayaklarımız bizi önce Paris’te en çok ziyaret etmek istediğimiz kahve dükkanı Cafeotheque’e getiriyor ve böylece bu dükkan rotamızın başlangıç noktası oluyor. Cafeotheque beklentilerimizin üstündeydi, içeri girdiğimiz anda özgün ve sakin atmosferiyle bizi içine aldı. Bu kahve dükkanına geldiğinizde siz de turist kalabalığı yerine Parisli kahve severleri göreceksiniz.

2005’te açılan kahve dükkanı, aynı zamanda çekirdek kahve kavurması ve satışı yapılan, barista eğitimi verilen bir kahve mabedi gibi. Cafeotheque sunduğu çekirdek çeşitliliği ile Paris’teki diğer kahve dükkanları arasından sıyrılıyor. Zamanınız varsa farklı çekirdeklerden V60 ya da Chemex demleme denemenizi tavsiye ederiz. Duvarları süsleyen eserler, kahve dükkanlarında yapılmış resimlerden oluşuyor. Yaklaşırsanız her birinin sanatçı adını ve fiyatını görebilir, dilerseniz satın alabilirsiniz. 7 gün açık, Hafta içi 08:30-19:30, Hafta sonu 10:00-19:30 Adres : 52 Rue de l’Hôtel de ville, 75004 Paris Web Sitesi  Instagram

Pont Louis Philippe Köprü

Cafeotheque’den çıkınca Saint-Louis adasına geçmek için Pont Louise Philippe’e yürüdük. 1862’de yapılan köprü 100 metre uzunluğunda.

Le Saint-Régis Bistro

Saint-Louis adasının en hareketli köşesinde bulunan bistroda günün her saati bir şeyler yiyip içebilirsiniz. Özellikle sabah erken kalkıyorsanız 07:00’de açıldığını müjdeleyelim. Kahvaltıda yumurta sevenlerdenseniz burada aradığınızı bulacaksınız. Ziyaretiniz tatlı saatinize denk geldiyse, creme brulee tavsiyemizdir. 7 gün açık, 07:00-02:00 Adres : 6 Rue Jean du Bellay, 75004 Paris Web Sitesi

Pont Saint-Louis Köprü

Seine Nehri’ndeki iki ada Île de la Cité ve Île Saint-Louis’yi birbirine bağlayan bu köprü 1630’dan beri yapılan 7. köprüymüş. Daha öncekiler ya yıkılmış, ya hasar görmüş. Bu son köprünün tamamlanma tarihi 1970. Köprünün mimari açıdan bir güzelliği yok ama köprüden Hôtel de Ville ve Saint-Jacques Tower oldukça güzel görünüyor. Belediye Binası’nın 150 metre kadar ilerisinde görünen kule, Saint-Jacques Tower. Yapımı 1525’te tamamlanan kule gotik mimarisi ile büyüleyici. Köprüden sonra karşınıza çıkacak L’Esmeralda, turistik ve sıradan bir hizmet sunsa da, estetik görünümüyle kalpleri kazanan tipik bir Paris restoranı.

Square Jean XXIII Park

Notre-Dame Katedrali’nin arka tarafındaki bu meydan gizli bir bahçe gibi.
Bahçedeki çeşmenin ismi La fontaine de la Vierge. 1845’te yapılan çeşme, neogotik mimarinin etkileyici eserlerinden biri.

Pont de l’Archevêché Köprü ve Quai de Montebello Rıhtım

1828’de yapılan köprü 68 metre uzunluğunda. Köprüyü geçerken karşınızda göreceğiniz çatıları güzel olan bina Hôtel de Nesmond. Yapının bugünkü mimarisi 1643’te tamamlanmış. Notre-Dame Katedrali’ni l’Archevêché Köprüsü ile birlikte göründüğü açıdan fotoğraflamak isterseniz bir sonraki köprü, Pont de la Tournelle’a kadar kısa bir yürüyüş yapabilirsiniz. Montebello Rıhtımı boyunca Notre-Dame ‘ın Seine Nehri’ne yansıyan manzarasını izleyerek yürümek çok keyifli.

Square René Viviani Park

1928’de park haline getirilen bu küçük meydan, bir tarafında Saint-Julien-le-Pauvre Kilisesi, diğer tarafında Notre-Dame Katedrali ile Paris’in 13. yy’dan kalan kiliseleri arasında harika manzaralar sunuyor. Kış ortasında bile çiçeklerle süslü olan parkı bir de bahar aylarında hayal edin.

Shakespeare And Company Kitapçı ve Kahve Dükkanı

İlk kez 1919’da Amerikalı Sylvia Beach tarafından açılan kitapçı, 1941’deki Alman işgali sebebiyle kapanan kadar Ernest Hemingway, James Joyce’un da aralarında bulunduğu pek çok yazarın buluşma yeriymiş. 1951’de yine Amerikalı bir başka şiir ve edebiyat aşığı olan George Whitman tarafından yeniden açılmış. Yakında 100. yılını kutlayacak olan dükkan, kitap rafları ve oturma alanlarıyla benzersiz bir kitapçı. Paris’ten İngilizce veya Fransızca, sıfır ya da ikinci el kitap alışverişiniz olacaksa, alışverişinizi bu kitapçıya saklamanızı tavsiye ediyoruz, insan bu kitapçıdan eli boş çıkmak istemiyor. Özellikle Uzakdoğu turistlerin mutlaka ziyaret ettiği bu tarihi kitapçının önünde uzun kuyruklar oluşuyor. Önerimiz eğer kuyruk varsa hiç beklememeniz. Kitapçının rafları arasında yürüyecek yer yok denecek kadar az, kalabalıkta girerseniz ortamın tadına varmanız imkansız olur, o yüzden kuyruk varsa hiç boşuna beklemeyin. Ziyaretinizi hafta içi boş bir saatine denk getirmenizi tavsiye ederiz.

Eğer vaktiniz varsa hemen köşedeki kafe bölümünde bir mola verebilirsiniz. Kitapçının çalışanları da molalarını burada veriyor. Notre-Dame Katedrali manzarasına karşı kahve içmek, kitapları karıştırmak ilham verici. Cafe ile kitapçının giriş kapısı arasında ayrı bir kapı ve vitrin daha göreceksiniz. Bu kısım ise orjinal ve değerli eski kitapların, özel baskıların sergilendiği alan. Melesa Küçük Prens’in New York 1. baskısına 1800 Euro vermek isterseniz kapıdan içeri, uzaktan bakmak isterseniz vitrinin önüne buyrun. Kitapçı 7 gün açık, 10:00-23:00 Adres : 37 Rue de la Bûcherie, 75005 Paris.  Cafe 7 gün açık, Hafta İçi 09:30-19:00, Hafta Sonu 09:30-20:00
Web Sitesi  Instagram 

Odette Pastane

Frédéric Berthy büyükannesi Odette’in nefis cream puff (kremalı minik pastalar) tarifine duyduğu inançla ile 2013’te bu küçük dükkanı açmış. Dükkan sıradışı mimarisi ile harika görünüyor. Daracık merdivenlerinden üst katına çıkabilir, ya da dükkan önündeki Notre-Dame Katedrali manzaralı sandalyelerde kremalı minik pastaların nefis dokuz çeşidinden dilediğinizin tadına bakabilirsiniz. 7 gün açık, 10:30-10:30 Adres : 77 Rue Galande, 75005, Paris Web Sitesi Instagram 

Cathédrale Notre-Dame de Paris Katedral

Odette’ten çıkınca kısa bir yürüyüşle Notre-Dame’ın adası Île de la Cité’ye geri dönüyoruz. 1883’te yapılan 45 metrelik demir köprü Pont au Double’dan geçince Notre-Dame Katedrali’nin önündeyiz. 1345 yılında tamamlanan katedral bir Katolik Kilisesi ve gotik mimarinin tüm dünyadaki en muhteşem örneklerinden biri. Panoramik Paris fotoğrafları çekmek isteyenler katedralin solundaki Notre-Dame sokağından kuleye giriş yapabilirler. Güney kulesinin açık havalarda manzarası çok güzel. Asansör yok, 422 basamak çıkmak gerekiyor. Katedral 7 gün açık, giriş ücretsiz. Hafta İçi 07:45-18:45, Hafta Sonu 07:45-19:15. Kule 7 gün açık, giriş 10 Euro. Kış saati 10:00-17:30, yaz saati 10:00-18:30. Temmuz ve Ağustos’ta Cuma-Cumartesi geceleri 23:00’e kadar açık. Web Sitesi

Au Vieux Paris d’Arcole Restoran

Notre-Dame’dan Hotel de Ville yönünde ilerlerken hemen sağda göreceğiniz bu restoranın dış cephesi son derece masalsı, iç tasarımı ise son derece şık. Özel olarak rezervasyon yapıp bu restorana gitmenizi tavsiye etmeyiz ama Notre-Dame yakınlarındayken boş saatlerine denk gelirseniz soğan çorbası içmek için uğramak güzel bir fikir olabilir. Ziyaretiniz bahar ya da yaz aylarına denk gelirse, sarmaşıklarla kaplı rustik ön cephesini görmek bile sizi mutlu edecek. 7 gün açık, Hafta içi 11:00-15:00 / 18:00-23:00, Hafta sonu 12:00-23:00. Adres : 24 Rue Chanoinesse, 75004 Paris Web Sitesi  Instagram 

Hôtel de Ville Belediye Sarayı

Saint-Louis köprüsünden yan açıdan gördüğümüz bu muhteşem yapının bir de tam önünde durup güzelliğini seyretmek lazım. Hôtel de Ville, 1357’den beri Paris Belediyesi’ne ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en güzel belediye binası bu olmalı.

Le Marais’den Oberkampf’a

Parislilerin bobo (bourgeois & boheme) kelimesiyle tanımladığı Marais sokakları her geçen gün popülerliğini arttırıyor. Parisliler, bu popülerlik sebebiyle artan kiralardan ve yeni açılan dükkanlarda sunulan fiyatlardan şikayetçi. Paris’te yaşayan arkadaşımız söylemişti, “Parisliler her zaman daha ucuzunu arar, bir kadeh şarap ya da bir fincan kahve nerede daha ucuzsa, üşenmez oraya gider”. Bizim gibi kısa süreli ziyarete gelenlerin, 1-2 Euro’nun hesabını yapacak lüksü olmuyor elbette. Le Marais sokaklarındaki bu değişim, köklü dükkanların arasına karışan yeni konsept mağazalar, üçüncü nesil kahve dükkanları bizi çağırıyordu. Biz de sokaklar arasında zigzaglar çizerek uzun bir yürüyüş yaptık. Deneyip beğendiğimiz mekanlara başka günler tekrar gittik. Gittiğimiz mekanlar arasından en çok beğendiklerimizi sıralıyoruz. Marais keşfinizde daha az kapalı dükkana denk gelmek için Pazartesi dışında bir gün ayırmanızı tavsiye ederiz.

Au Petit Versailles du Marais Fırın

1860’ta açılan fırın, Paris’in en eskilerinden biri. Köşe dükkanın iç ve dış dekorasyonu, cam ve ayna üzerine boyanmış resimler, tava süslemeleri 19.yy’daki dükkanların tüm zarafetini günümüze taşıyor. Tarihi fırında ne denerseniz lezzetli bulacağınıza eminiz. Ama gelelim aklımızı başımızdan alan konuya; fıstıklı kruvasan! Şans eseri deneyip, o anda Paris sokaklarından Gaziantep’teki Katmerci Zekeriya Usta’nın dükkanına ışınlandığımız fıstıklı kruvasanı mutlaka siz de deneyin. Açık ara Paris’te tattığımız en lezzetli yiyecekti. Katmerin ya da fıstıklı baklavanın çıtır çıtır ve çok hafif, şerbetsiz olan hali gibi. Bir oturuşta 3-5 tane yemek isteyeceğiniz türden. Fırında kahve servisi var, ama kahveler standart makine kahvesi. Neyseki bu fırına çok yakın iki iyi kahveci var. Biri Le Peloton Café, diğeri Rota 1’de tavsiye ettiğimiz The Caféothèque of Paris. Dilerseniz kahvenizi bu iki kahve dükkanından birinden take-away alabilirsiniz. Pazar hariç her gün açık, 07:00-20:00. Adres : 1 Rue Tiron, 75004 Paris

Le Peloton Café Kahve Dükkanı

2015’te açılan kahve dükkanının sahipleri aynı zamanda Paris’i bisikletle keşfetmek isteyenler için kurulan Bike About Tours’un sahipleri. Kahve dükkanını ofisleri olarak kullanıyorlar. Bu dükkanda Paris hakkında sorularınıza cevap alabilir, lokal tavsiyeleri dinleyebilir, aynı zamanda bisiklet kiralayabilirsiniz. Bisiklet dostu kahve dükkanının ortamı da kahveleri de şahane. Çarşamba hariç her gün açık, hafta içi 09:30-17:30 hafta sonu 09:30-18:30. Adres : 17 Rue du Pont Louis-Philippe, 75004 Paris  Instagram

From mouth to ear (De Bouche à Oreille) Dekorasyon Mağazası

Bu dükkana girdiğinizde, Harry Potter’daki sihirli aletler dükkanı Dervish & Banges’e girmiş gibi olacaksınız. Ev dekorasyonunda antik ya da antik görünümlü yeni ürünler arıyorsanız, bu dükkan tam size göre. Biz gördüğümüz her şeye bayıldık. Her gün açık, 11:00-19:00 Pazar 14:00-18:00. Adres : 26 Rue du Roi de Sicile, 75004 Paris

Fleux’ Dekorasyon Mağazası

Fleux için 250 metre kadar rotadan çıkmaya değer. Eğer başka bir zaman Pompidou’ya gidecekseniz, Fleux ziyaretinizi o zamana da bırakabilirsiniz. Dekorasyon ve tasarım konusunda yenilikçi markaların ürünlerini bir arada bulacağınız bu dükkanda, gördüğümüz hemen her şey baştan çıkarıcıydı. Özellikle mutfak ve aydınlatma kategorisinde sunduğu ürünler muhteşem. Fleux’nün pirinç rengi ürünlere de özel bir ilgisi var, satış sunduğu beyaz – pirinç renklerinde nefis tasarımlarla kalbimizi fethetti. Mağazanın aynı sokakta karşılıklı iki dükkanı bulunuyor, her ikisine de bakmanızı tavsiye ederiz, farklı ürünler bulunuyor. Her gün açık, hafta içi 10:45-19:30, Cmt 10:30-08:00, Pazar 13:30-19:30. Adres : 39 & 52 Rue Sainte-Croix de la Bretonnerie, 75004 Paris Web Sitesi  Instagram

Words in the Mouth (Les Mots à la Bouche) Kitapçı

Sanat, fotoğraf, tasarım konularında harika bir kitap seçkisi olan Words in the Mouth, aynı zamanda LGBT kitapçı dükkanı. Le Marais’nin bobo ruhuna uygun, ilginç bir kitapçı. Cumartesi hariç her gün açık, 11:00-23:00 Pazar 13:00-21:00. Adres : 6 Rue Sainte-Croix de la Bretonnerie, 75004 Paris Web Sitesi

Rue des Rosiers Sokak

Yahudi Mahallesi’ndeki bu sokak, son yıllarda büyük değişim yaşayan Paris sokaklarından biri. Koşer kasaplar, şarküteriler, fırınlar kapandıkça yerlerine lüks markaların butikleri açılmaya başlamış. Şu an tam bir sentez söz konusu. Sokakta falafel yiyerek dolaşırken, bir taraftan lüks marka alışveriş yapan Parislilere rastlayabilirsiniz.

La Mouette Rieuse Kitapçı

Burası bir kitapçı değilmiş gerçi, kendileri öyle diyor. Kitapların sergileniş şekline bayıldık, her birinin kapağını çevirmek istiyor insan. Tasarım odaklı kırtasiye ürünleri, ambalaj kağıtları, kartpostallar insanı çıldırtacak türden. Dükkanın arka kısmında küçük bir kafesi var. Biliyoruz mola vermenin zamanı geldi ama biraz daha dayanın, birazdan waffle yemeğe gideceğiz. Her gün açık, hafta içi 10:45-19:30, Cmt 10:30-08:00, Pazar 13:30-19:30. Adres : 17bis Rue Pavée, 75004 Paris Web Sitesi  Instagram

Square George Cain Park

Carnavalet Müzesi 2019 sonuna kadar kapalı ama müzenin hemen yanındaki küçük ve gizemli park her gün 08:00-18:30 arası açık. George Cain Carnavalet Müzesi’nin 1897-1914 yılları arasında küratörüymüş, park onun ismini yaşatmak için yapılmış.

Meert Çikolata Dükkanı

1761’de Lille’de kurulan ve 250 sene boyunca geleneksel tarifler sunan bu masalsı çikolata dükkanının Paris’te yeniden doğuşu, 2010’da çıkarttığı yeni waffle sunumuyla sayesinde olmuş. Madagaskar Vanilyalı Waffle’ı kesinlikle denemelisiniz. Eğer çok sevdiyseniz dükkanın Saint-Germain’de bir şubesi var. Pazartesi hariç her gün açık, hafta içi 10:30-19:30, Cmt 11:00-19:30, Pazar 11:00-18:30
Adres : 16 Rue Elzevir, 75003 Paris Web Sitesi

La Perle Cafe-Bar

Le Marais’deki bu popüler mahalle barında günün her saati bir şeyler atıştırabilirsiniz. Peynir tabağı ve avokadolu bagel denedik, nefisti. Her gün açık, 06:00-02:00, Pazar 08:00-02:00. Adres : 78 Rue Vieille du Temple, 75003 Paris Instagram

Breizh Cafe Restoran – Şarküteri

Bretonya’nın Michelin Yıldızlı restoranı, Japonya’da tam bir fenomen olan Breizh Cafe, 2008’den beri La Marais’in krep cenneti. İştah açıcılardan somonlu galette, tatlılardan dondurmalı crepe tavsiyemizdir. Organik elmadan ürettikleri ciddi bir cider menüleri var. Restoranın hemen yanında Bretonya’dan gelen gurme ürünlerin satışa sunulduğu bir de şarküteri kısmı var. Her gün açık, 11:30-23:00, Pazar 11:20-22:00. Adres : 109 Rue Vieille du Temple, 75003 Paris.  Şarküteri her gün açık, 11:30-22:00. Web Sitesi

Musee Picasso Paris Müze

Marais’nin 17.yy’dan kalan tarihi konağı 1985’ten beri Picasso Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Picasso’nun 5000’den fazla eseri bu muhteşem binada sergileniyor. Pazartesi hariç her gün açık, hafta içi 10:30-18:00:00, hafta sonu 09:30-18:00. Giriş ücreti 12,50 Euro. Adres : 5 Rue de Thorigny, 75003 Paris Web Sitesi

Papier Tigre Kırtasiye

Geometrik desenlerin büyülü dünyasına hoş geldiniz. 2012’de Marais’de kurulan markanın ürünleri, kısa zamanda tüm dünyaya yayılmış. Defterler, paket kağıtları, kalemler, ofis aksesuarları geometrik desenler ve pastel renklerin kombinasyonuyla cezbedici görünüyordu. Pazar hariç her gün açık, hafta içi 11:30-19:30, Cumartesi 11:00-20:00. Adres : 78 Rue Vieille du Temple, 75003 Paris. Web Sitesi  Instagram

Ob-La-Di Kahve Dükkanı

Bu küçük kahve dükkanı, kahvenin yanında sunduğu atıştırmalıklarla harikalar yaratıyor. Kahvaltıda incirli granola, öğle saatinde avokado tost tavsiyemizdir. Her gün açık, hafta içi 08:00-17:00 hafta sonu 09:00-18:00. Adres : 54 Rue de Saintonge, 75003 Paris. Instagram

Wild & The Moon Vegan Restoranı

Vegan değiliz ama sağlıklı ve organik beslenmek için çaba harcıyoruz. Bu küçük restoranda sunulan tarifler, katkı maddesi içermeyen atıştırmalık fikirleri inanılmaz ilham verici. Soğuk sıkım meyve suları da çok lezzetli. Zaten işlerini o kadar iyi yapıyorlar ki, Dubai şubelerine yakında New York şubelerini ekleyecekler. Her gün açık, hafta içi 08:00-22:30 hafta sonu 09:00-22:30. Adres : 55 Rue Charlot, 75003 Paris. Web Sitesi  Instagram

Boot Cafe Kahve Dükkanı

Eski ayakkabı tamircisinin dükkanı kapanınca, 2014’te yerine Paris’in en küçük kahve dükkanı ünvanına sahip Boot Cafe açılmış. Ama ayakkabı tamircisinden kalan “Cordonnerie” tabelasının ve hatta dükkana adını veren “çizme” simgesinin tüm güzelliğini dış cephede koruyarak.

Boot Cafe’nin önceliği nitelikli kahve çekirdeklerinden hazırlanmış kahveleri, kahve sevenlere take-away sunmak. Ama içerideki 3 masa, 9 tabure yer yoksa sıra beklemeye değecek türden. Bu dükkan küçük metrekarelerde harika işler yapılabileceğini görmek açısından ilham verici. Her gün açık, 10:00-18:00. Adres : 19 Rue du Pont aux Choux, 75003 Paris. Instagram

Merci Konsept Mağaza –  Used Book Cafe Kafe

Merci’ye Used Book Cafe’den giriş yapıp, önce duvardan duvara ve tavana kadar ikinci el kitaplarla dolu rafların arasında biraz dinlendik. Kafenin dar koridorundan konsept mağazaya giriş yapınca, her şey daha renkli daha albenili göründü.

Fleux’ ve Merci tasarım ürünler arayanların mutlaka görmesi gereken iki mağaza. Merci’de dekorasyon ürünlerine ek olarak kadın – erkek için giyim ve aksesuar da var. Mağaza Pazar hariç her gün açık, 10:00-19:00. Used Book Cafe Pazar hariç her gün açık, 10:00-18:30. Adres : 111 Boulevard Beaumarchais, 75003 Paris. Web Sitesi  Instagram

Folks and Sparrows Kahve Dükkanı ve Bakkaliye

Malesef kapalı gününe denk geldiğimiz için kahvelerini ve muffinlerini deneyemedik. Dükkan dışarıdan çok keyifli görünüyordu. Siz uğrarsanız yorumlarınızı bekliyoruz. Pazartesi hariç her gün açık, 10:00-18:00. Adres : 14 Rue Saint-Sébastien, 75011 Paris. Instagram

Cafe Oberkampf Kahve Dükkanı

Artık Marais’den ayrılıp Oberkampf Caddesi’nde ilerliyoruz. Marais’deki değişim artık mahallenin sınırlarını zorluyor ve bu komşu cadde Oberkampf gittikçe popülerliğini arttırıyor. İsmini önümüzdeki yıllarda çok daha fazla duyacağız. Dükkan küçük ama öğle yemeği saatlerinde yer bulmak neredeyse imkansız. Her gün açık, hafta içi 08:30-17:30, hafta sonu 09:30-17:30. Adres : 3 Rue Neuve Popincourt, 75011 Paris. Web Sitesi  Instagram

Cafe Charbon Restoran – Bar

1865’te açılan Cafe Charbon, Oberkrampf’ın en eskilerinden biri. Marais’de yeni açılan küçük kafelerde vakit geçirdikten sonra, 19.yy’ın konfor anlayışı baya iyi geldi doğrusu. Koltuklu masalarından birinde uzun süre dinlendik. Tarihi restoranın iç dekorasyonu, özellikle bar kısmı çok estetik. Hamburger ve patates kızartmaları oldukça lezzetliydi. Her gün açık, 08:00-02:00, Perşembe 04:00’e, Cuma – Cmt 05:00’e kadar açık. Adres : 109 Rue Oberkampf, 75011 Paris. Web Sitesi  

Montmartre ve çevresi

Paris fazlasıyla düz olduğundan, sadece 130 metre yükseklikte bir tepeye kurulu olan Montmartre şehrin çatısı gibi görünüyor. Sacré-Cœur Bazilikası’nın önündeki terastan veya kubbesinden, Paris’in ikonik yapılarının tamamını çıplak gözle görebiliyorsunuz. 19.yy’dan beri sanatçılara ilham veren bu semtte siz de ilhamla dolmak istiyorsanız, turistlerin sıklıkla kullandığı Anvers metro durağından, bu duraktan Sacre-Coeur ‘e uzanan hediyelik eşya dükkanlarıyla dolu Steinkerque sokağından uzak durmalısınız. Hatta taksi ya da Uber kullanmak isterseniz doğrudan Le Consulat Restoran’ın önüne gitmenizi tavsiye ederiz. Böylece manzaraya sırtınız dönük yokuş çıkmak yerine, fotoğraf çekerek keyifle yokuş inebilir, zaten sınırlı olan vakti daha iyi değerlendirebilirsiniz. Montmarte’ın en büyüleyici sokakları kesinlikle Abbesses’de.

Le Consulat Restoran

Bir zamanlar Alfred Sisley, Claude Monet, Henri de Toulouse-Lautrec, Pablo Picasso, Vincent Van Gogh gibi dahi ressamların Montmartre’daki buluşma yeri olan La Consulat, semtin en eski ve değişmeyen mekanlarından biri. Maurice Utrillo‘nun 1910’da yaptığı “La rue Norvins a Montmartre” resmi ve 1950’lerden kalan fotoğraf Montmartre’ın ve Le Consulat restoranın yıllar içinde güzelliğinden pek bir şey kaybetmediğini gösteriyor bize. Hava güzelse, brandanın altındaki dış masalarda da yer varsa, bu resmin bir parçası olmaya değer. Adres : 18 Rue Norvins, 75018 Paris

La Maison Rose Restoran

Le Consulat karşınızdayken, soldaki yokuştan aşağı yürüdüğümüzde Cortot ve l’Abreuvoir sokaklarının kesiştiği bir dört yol ağzına geldik. İşte burası Montmartre’ın en güzel köşesiydi. Bir tarafta yeşil panjurlu ismini pembe duvarlarından alan “Pembe Ev” yani “La Maison Rose”, diğer tarafta yeşil çatısı, kırmızı tuğla duvarlarıyla Montmortre’ın en güzel evi. La Maison Rose,’da bir akşam yemeği planlamıyorsanız da önüne kadar gelip bu iki harika evi görmelisiniz. Bu iki sokakta, turist kalabalığından uzak, Montmartre’ın romantik mimarisinin tadını çıkarttık. Pazartesi hariç her gün açık, 18:00-23:00. Adres : 2 Rue de l’Abreuvoir, 75018 Paris Web Sitesi

Musée de Montmartre – Jardins Renoir Müze – Bahçe

12 Cortot adresi bir dönem sanatın mabediydi. 3 ressam; Maurice Utrillo, annesi Suzanne Valadon ve André Utter (Valadon’un ikinci eşi), bugün müze olan evdeki atölyelerinde harikalar yarattılar. Müzenin resim koleksiyonuna ek olarak, sanatçıların atölyelerini, Utrillo’nun odasını da görebiliyorsunuz. Müzeyi ziyaret etmeye zamanınız yoksa, sadece 4 Euro ödeyip müzenin bahçesini ziyaret edebilirsiniz. Pierre-Auguste Renoir da 1875-1877 yılları arasında bu evde yaşamış. “Dance at Le Moulin de la Galette” şaheserini de 1876’da bu bahçede yapmış. Bu sebeple müzenin bahçesi “Jardins Renoir” ismi ile anılıyor. Her gün açık, 10:00-18:00 (yaz saati kapanış 19:00), Giriş 12 Euro
Jardins Renoir 10:00-18:00 (yaz saati kapanış 19:00), Sadece bahçe giriş 4 Euro. Café Renoir 12:15 – 05:00 (yaz saati kapanış 19:00). Adres : 12-14 Rue Cortot, 75018 Paris Web Sitesi

Ressamlar Tepesi (Place du Tertre) ve Sacré-Cœur Bazilikası’nın önünden yürüyüp, Louise Michel Meydanı’nın yeşil teraslarla süslü merdivenlerinden aşağı iniyoruz. Her basamak inişte arkamızdaki Sacre-Coeur manzarasının değişen açılarına bakıp, meydan ile en simetrik görüneni bulmaya çalışıyoruz. Simetri konusuna fazlasıyla takık olan ve neredeyse tüm Paris’i simetrik inşa eden Fransızlar, park ile katedralin simetrisini tutturamamış olmalılar. 1914’te açılan katedralin inşaatı 1875’te başlamış. İnşaatın başladığı yıllar, hemen arkadaki bahçede resim yapmakta olan Renoir’a sorsak, inşaatın tozunu ve gürültüsünü nasıl anlatırdı acaba? Düşünmeden edemiyoruz…

Crêperie Brocéliande Restoran

Sacre-Coeur Bazilikası’ndan inince, karşıdaki kalabalık Steinkerque sokağından uzaklaşıp Abbesses yönünde ilerliyoruz. Eğer acıktıysanız ve tatlı veya tuzlu bir krep molası vermek isterseniz Creperie Broceliande doğru adres. Pazartesi hariç her gün açık, Hafta içi 12:00-15:00/19:00-22:30, Cmt 12:00-16:00/18:00-23:00, Pzr 12:00-16:00/18:00-22:00. Adres : 15 Rue des Trois Frères, 75018 Paris

Abbesses Metro Durağı

Paris’te metro girişlerini gösteren “Metropolitan” yazılı tabelaların, Art Nouveau stilinde yapılmış estetik örneklerine Paris’in hemen her yerinde rastlıyoruz. Ama hiç şüphesiz en güzeli, antik zamanlardan kalma bir anıt gibi duran Abbesses metro durağının girişi. Hector Guimard’ın bu harika Art Nouveau eseri Hôtel de Ville durağı için yapılmış. 1974’te ise bugünkü yerine taşınmış. Adres : 22 Rue des Abbesses, 75018 Paris

Café des Deux Moulins Bistro

1950’lerden beri Café des Deux Moulins ismi ile anılan mekan, Montmartre’ın tarihi buluşma yerlerinden biri. “Deux Moulins” ismi Montmartre’ın simgesi olan “Moulin de la Galette” ve “Moulin Rouge” isimli iki değirmenden geliyor. Bistro, Amélie (2001) filminin ana mekanı olması sebebiyle turistlerin de ilgisini çekiyor. Turist grupları genelde mekanın önünde durup, bakıp gidiyorlar. Biz mekanın sakin bir zamanına denk geldik, 1 saat kadar oturup mekanın film setinde hissettiren ortamının tadını çıkarttık. Eğer kalabalık bir zamanına denk gelirseniz, barda ayakta da olsa bir şeyler içmenizi, ortamı solumanızı tavsiye ederiz. Her gün açık, hafta içi 07:30-02:00, hafta sonu 08:00-02:00. Adres : 15 Rue Lepic, 75018 Paris. Web Sitesi

Moulin Rouge Kabare

Café des Deux Moulins’dan çıkıp dümdüz Blanche metro durağına doğru yürüyünce, göz bebeklerinde kırmızı değirmen dönen ve tek bir yöne bakan yüzlerce kişi göreceksiniz. Bu ışıltılı kırmızı değirmeni görüp büyülenmemek imkansız. Fransızların “Belle Époque” olarak ifade ettiği, 1871’de Fransa – Prusya Savaşı’nın bitiminden, 1914’te başlayan 1. Dünya Savaşı’na kadar olan dönem belki gerçekten Paris’in en güzel dönemiydi. Bu dönemi 1889’dan beri tüm pırıltısıyla yaşatan tek yer ise hiç kuşkusuz Moulin Rouge Kabaresi. Kan-kan dansını ve Moulin Rouge’u en başta Henri de Toulouse-Lautrec’in resimleri ve posterleri ile sevdik. Biz kabarenin ikonik kırmızı değirmenini fotoğraflamakla yetindik. Eğer kabareyi izlemek isterseniz yemekli ya da yemeksiz bilet fiyatlarına web sitesinden bakabilirsiniz. Her gün açık, yemekli gösteriler 19:00’da başlıyor. Adres : 82 Boulevard de Clichy, 75018 Paris. Web Sitesi  Instagram  

Paris’te tatlı durakları

Les Deux Magots ve Cafe de Flore, Saint – Germain’de Paris ruhunu yansıtan iki tarihi köşe, çok popüler olması sizi uzaklaştırmasın, ikisinde de kışın sıcak çikolata, yazın ise dondurma kuplarından tatmak lezzetli bir deneyim. Meert’de Madagaskar Vanilyalı Waffle, Breizh Cafe’de krep, Au Petit Versailles du Marais’de fıstıklı kruvasan, Odette’de kremalı minik pasta tavsiye etmiştik. Şimdi sıra ekler ve makaronda. L’Éclair de Génie, Paris’teki 9 şubesinden birine denk gelirseniz, bir sanat eseri gibi sergiledikleri eklerlerden deneyin. Klasik ve karamelli olan bizim favorimiz.

Paris’in yeni makaron mabedi ise 155 yıllık Laduree markasının tahtını sallayan Pierre Hermé. Yenilikçi ve cesur şef Pierre Hermé 2016’da dünyanın en iyi pasta şefi seçildi. İlk dükkanını 1998’de Tokyo’da açan şef, 2001’de Paris dükkanını açmış. Avrupa, Orta Doğu ve Uzak Doğu’da hızla büyüyor. Pierre Herme Makaronlar hem çok lezzeti, hem hiç ummadığınız tadları bir arada sunuyor, hem de renkleri büyüleyici. Paris’teki 14 şubesinden birini ziyaret ederseniz, seçtiğiniz makaronların tadına fazla uzaklaşmadan bakın. Muhtemelen tekrar almak için geri döneceksiniz.

Rue Saint-Dominique Sokak

Alexandre III Köprüsü’nde Büyük Saray’ı (Grand Palais) geri bırakıp, ihtişamlı Invalides şapeli ve kubbesine doğru yürürken derin bir nefes çekiyoruz. Bu kubbenin altında Napoléon Bonaparte yatıyor. Kubbe karşımızdayken sağdaki Saint-Dominic Sokak’tan girip Eyfel Kulesi’ne doğru yürüyoruz. Solda “Hotel Brasserie Thoumieux“ tabelasını gördüyseniz, aynı açıda çatıların üzerinden Eyfel de göründü demektir. Harika dükkanlar ve evlerle dolu bu hareketli sokakta yürümek her zaman çok keyifli. Bu rotadan dümdüz ilerlediğinizde sağda Le Malabar’ı göreceksiniz. Bir şey atıştırmak için harika bir mahalle barı. Sokağı bitirdiğinizde Champ de Mars’a giriş yapmış oluyorsunuz. Sonrası hepinizin bildiği hikaye; daha yakın görmek istemeye karşı koyamadığınız Eyfel Kulesi’ne o ilk bakış ve çevresindeki kalabalığa doğru yürüyüş.

Canal Saint Martin – Saint Denis Çevresi

Saint Martin Kanalı kenarındaki 600 metrekarelik alanı ile Le Comptoir General eklektik tarzı ile eğlenmeyi seven tüm Parislileri görebileceğiniz bir mekan. Kanal çevresinde Ten Belles iyi kahvecilerden biri. Du Pain et des Idées ve Liberte mahallenin en iyi fırınları. Saint Denis’e yaklaştıkça Hollybelly Cafe yemekleriyle, Blackburn Coffee kahveleriyle öne çıkan iki mekan. Ama asıl popüler olan Türk Mahallesi’nin tam ortasından geçen Faubourg Saint-Denis sokağı. Bu sokağın gece vakti ne kadar canlı olduğuna inanamazsınız. Bu sokakta No: 46’da bulunan Le Mauri 7 ve No: 47’deki Chez Jeannette karşılı duran iki mahalle barı gece 02:00’ye kadar dolup taşıyor. Hatta mahalle barı da denemez çünkü bu barlar o kadar popüler ki Paris’in her yerinden gelen var.

Saint Denis’in asıl sürprizi No: 58’deki Urfa Dürüm’dü. Paris’te dürüm yenir mi? Yenir! Hatta üstüne parmaklarınızı bile yiyebilirsiniz. Paris’teki Urfa Dürüm lezzeti, Almanya’daki döner efsanesini geçer yakında. Etler ve dürüm içine koydukları salata çok lezzetli, lavaş ise yumuşacıktı. Kapıda hiç bitmeyen bir kuyruk vardı. İşin ilginç tarafı Türk Mahallesi’nde olmamıza rağmen mekanda tek Türk bizdik, dürüm yemeğe gelenler, sıra bekleyenler hep Fransız’dı.

59 Rivoli After Squat Sanatçı Atölyeleri

Bir grup istilacı sanatçı Rivoli Caddesi 59 numara’daki terkedilmiş binaya izinsiz şekilde yerleşmiş. Binayı temizleyip, kullanılabilir hale getirmiş. Devletle süren davalar sonunda her an binadan atılma korkusuyla karşı karşıyken, medyanın konuya duyduğu ilgi, halkın sanatçılara olan sempatisi ve o dönem belediye başkanı adayı olan kişinin “kazanırsam sizi bu binadan attırmayacağım” sözü kaderlerini değiştirmiş. Yeni Belediye Başkanı sözünü tutmuş, artık 30 sanatçı bu binadaki katlara yayılan stüdyolarında huzur içinde çalışıyor. Eserlerin arasında dolaşıp sanatçılarla sohbet edebiliyorsunuz. Son zamanlarda gördüğümüz en ilham verici sanat ortamıydı, kesinlikle görmenizi tavsiye ediyoruz.  Pazartesi hariç her gün açık, 13:00-20:00. Giriş Ücretsiz. Adres : 59 Rue de Rivoli, 75001 Paris. Web Sitesi  

Bir Başka Paris Haritası

*Bir Başka Paris rehberimizde lokasyon isimleri, seyahat sırasında kolaylık olması için, Google Maps’te listelendiği şekilde yazılmıştır. Mekanların açık olduğu gün ve saatleri ziyaret öncesi kontrol etmenizi tavsiye ederiz.