Ressam : Sandro Botticelli (1445-1510)
Resmin Adi : The Birth of Venus (1486)
Nerede : Uffizi, Floransa, İtalya
Boyutu : 172,5 cm x 278,5 m
Botticelli’nin Venüs ve Mars’ını 21 Mart’ta anlatmıştım, hatırlamak isterseniz resmin öyküsü ve Botticelli’nin kısa hayatı için tıklayabilirsiniz.
Venüs’un doğuşu resmini ise Venüs ve Mars’tan 3 yıl sonra, yine Floransa’da yaptı. Venüs’ü tasvir ederken imkansız aşkını, yani 1476’da vefat eden Simonetta Vespucci’yi düşledi.
Bu resim, sanat düşmanı meşhur din ve devlet adamı Savonarola elinden yakılmaktan zor kurtuldu, bunda elbette Botticelli’nin Medici koruması altında olmasının etkisi büyüktü.
Mitolojide Venüs’ün doğuş hikayesi oldukça ilginçtir. Satürn (Yunan mitolojisinde Kronos / Cronus olarak bilinir), babası Uranüs’e kızar ve annesi Gaia’nın verdiği tırpanla babasının cinsel organını kesip denize fırlatır. Bu şekilde deniz köpüklenir ve güzeller güzeli Venüs (Afrodit) doğar, hem de bir bebek olarak değil, büyümüş serpilmiş bir şekilde. Venüs aşk ve güzellik tanrıçasıdır.
Botticelli’nin Venüs tasvirinde, Venüs, Zephyr ve Aura’nın üflediği rüzgarlarla Kıbrıs adasına yaklaşıyor. Rüzgarlar Venüs’ü kıyıya iter, çiçekler döker. Deniz kabuğu kadın rahmini simgelemektedir. Venüs bir inci gibi saf ve kusursuz şekilde deniz kabuğu içinde güzelliğini sergilemektedir. Örtünmek için kullandığı sadece uzun saçları vardır. Mevsim tanrıçası Horae ise, karada Venüs’ü bekler, çıplak bedenini örtmek üzere elinde örtü vardır.
Resimde Botticelli’nin Venüs’ü anormal vücut oranları içerir. Omuzları olmaması gerektiği açıda, her ikisi de düşük, boynu aşırı uzundur. Deniz kabuğu üzerindeki duruşu, perspektif açısından doğru değildir. Ama Botticelli’nin kadın tasvirleri, özellikle de ilahlaştırdığı aşkı Vespucci’yi tasvir şekli, gözün gördüğü olması gereken değil, göze daha güzel görünen üzerine odaklıydı. Daha önce de bahsetmiştim, Botticelli’nin gerçekçilikten uzak, uzun boyunlu ama güzel olan kadın tasvirlerinin, maniyerizm akımına 50 yıl kadar önceden ilham verdiği ortada. Parmigianino’nun Madonna with the Long Neck resmindeki Meryem ile Botticelli’nin Venüs’ü benzer güzellik anlayışını yansıtıyor.
Bir Manet’nin Olympia‘sı bir de Botticelli’nin Venüs’ü, bana göre bu ikisi bir resimde görebileceğim dünyanın en güzel kadınları. İkisinin de önünde dikilmekten, yüzündeki, cildindeki boya çatlaklarına kadar her bir noktasına hayran olmaktan kendimi alamıyorum.
Günde 1 Resim, 96. gün, 31 Mayıs 2011
Sevgiler, Oylum Yüksel