Ressam : Paul Cezanne (1839-1906 )
Resmin Adi : The Bather (1885)
Boyutu : 127 cm x 96,8
Bugün MOMA’da tekrar rastlayınca, duyduğum heyecandan anladım ki, bu resim benim için gerçek bir başyapıt.
The Bather resminde Cezanne, tamamen ışığa, seyrek boya kullanımına ve belirgin olmayan fırça darbelerine odaklanmış. Bu detayda çalışabilmek içinse canlı model yerine modelin fotoğrafından faydalanmış.
1884’te, yani Cezanne bu resmi yapmadan 1 yıl önce, George Eastman’ın fotoğrafa büyük bir yenilik getirmiş; makaralı film kullanımı. Bu yenilikle fotoğrafları artık cama değil filme çekilmesi mümkün olmuş. Bu sayede fotoğraf daha geniş kitlelere yayılmış. Eastman’ın 1888’de ise Eastman Kodak firmasından ile elde taşınabilir, bas – çek fotoğraf makinesini piyasaya sürmüş. Cezanne, Picasso gibi ressamlar da fotoğraftaki bu yenilikten resimleri için faydalanmışlar.
Huysuz Cezanne, istese bal gibi bu resimdeki oğlanı fotoğraftakine yakın gerçeklikte çizebilirdi… Ama hayır, o kadrajın tamamını ona ayırmayı, omuz ve ayaklarındaki ağırlık dengesini zıt ve gerçek dışı yapmayı tercih etti. Fizik kurallarına uygun ya da değil, bu yüzmeye giden, yüzü belli belirsiz oğlanın duruşu o kadar etkileyici ki, her defasında karşısında dakikalarca dikilmeme sebep oluyor… Sanki biraz daha baksam yüzü belirginleşecekmiş gibi bir his.
Cezanne’ın hayatını Gustave Geffroy resmi eşliğinde kısaca 23 Mart’ta anlatmıştım, okumak isterseniz tıklayabilirsiniz.
Günde 1 Resim, 106. gün, 10 Haziran 2011
Sevgiler, Oylum Yüksel